|
| Yazar |
 Konu  |
|
thakki1
Seçkin Üye
Turkey
İleti 1577 |
 İletim - 20/12/2003 : 23:11:02
|
-Sanırım artık başından geçenleri anlatma vaktin geldi Motun, dedi Gildor. Dostluğunun en azından Bladesong'a kadar kabul edilmesinden memnun olan Motun, yeni dostuna olayları özetlemeye çalıştı:
-Babam kralımızın babasının ordusunda askerdi, savaşlarda gösterdiği başarılardan sonra kralın sadık komutanlarından olmuştu. Bende onun yolundan gittim ve askerliği seçtim, kardeşim Bleda kaçırılına kadar sayısız savaşlara katıldım. Kardeşim ise kendi halinde yaşamayı seçti ve köyümüz olan Swordtown'da kaldı. Gelecek hafta evlenecekti. Düğününe gitmeyi planlarken, çocukluktan beri beraber büyüdüğümüz Draga onun kaçırıldığı haberini getirdi, Draga'yı Swordtown'a geri yolladım ve bir gün sonra yola çıktım. Yolda saldırıya uğradım, saldıranları tanımıyordum ama kardeşimle ilgili olduğuna eminim, ardından kaçtım ve seninle karşılaştık, gerisini biliyorsun. Bladesong kasabasında bir büyücü var babamın eski dostudur onunla konuşmaya gidiyorum.
Motun Gildor'unda aynı büyücüyle buluşmaya gittiğini bilmiyordu. Gildor'da şaşırmıştı, dün tanıştığı yabancıyla farklı nedenlerlede olsa olsa aynı aynı kişiyi aramaları tesadüften öte birşeydi, varlıklarından haberdar olmadığı üç kişininde aynı büyücüyü aradıklarını bilse, bunun bir tesadüf olmadığına yemin bile ederdi...
Motun ve Gildor konuşarak ilerlerken beklemedikleri birşey cereyan etti, yüksek ağaçların birinden, Gildor'un üstüne doğru bir yaratık atladı. Gildor yarı elf olmasının verdiği özelliklerle yaratığın çıkardığı sesi duymuş ve saldırıdan kurtulmuştu, yaratık Gildor'un yana doğru hareketiyle hedefi ıskalamış ve yere çakılmıştı, Motun yaratığın üstüne doğru atıldı ve yaratıkla boğuşmaya başladı, o kadar sessiz hareket etmiştiki, gölge bile huysuzlanmamıştı, yaratığın kılıcı yere çakılmanın etkisiyle elinden düşmüştü fakat bıçağı diğer elindeydi ve üzerindeki Motun'a doğru bir hamle yaptı...
----------------------------------------------------------------------
ehe ceyhun millete birsürü açık kapı bıraktık katılsınlar diye, katılmak isteyen arkadaşlar Bladesong'daki büyücü, motunun kardeşi, Draga, hatta Gildor'un kralı bile olabilirler. Bu arada yarın akşam iş nedeniyle yavru vatan Kıbrıs'a gidiyorum, nete girme imkanım olursa bu zevkli oyuna devam etmeye çalışacağım, eğer giremezsen dönene kadar kendinize mukayyet olunda beni warg+orc katili yapmayın  , e Gildor yoldaşımda nasıl olsa beni yaratıktan kurtarır  , haydi millet kıskanalar çatlasın
-------------------------------------
Not: Yanılmıyorrsam MetFC Kıbrıslıydı, Eğer bunları okuyabiliyorsan bana thakki1@lycos.com adresine mail at ve telefon bırak gelmişken seninde ararım, tanışırız, 10 sene Kıbrısta kaldım diğer Kıbrıslı arkadaşlarda aynı maile tel bırakabilirler, ararım ve tanışma imkanımız olur
|
KIBRIS TÜRKTÜR TÜRK KALACAK, DENKTAŞIN YANINDAYIZ,
MÜNGKE TENGRİYİN KÜÇÜDÜR! KIBRIS TÜRKÜNDÜR
ÇİNDE KIRKBİR ÇERİYLE İHTİLAL YAPAN KİMDİ
PEKİ O USLANMAZ KAN HANGİ BEDENDE ŞİMDİ
ŞÜKÜR Kİ BİZDE TANRIM...
GÖKTE TANRI YERDE BİZ..
YERLE GÖK ARASINDA DİZ KIRIP YURT SALAN BİZ...
TAŞ KIRILIR TUNÇ ERİR!
FAKAT TÜRKLÜK EBEDİDİR... |
 |
|
|
omersinan
Üyeliği Kilitli
Turkey
İleti 0 |
İletim - 21/12/2003 : 09:25:12
|
| frp dediğiniz buysa iğrenç birşeymiş.rpg'ye hiç benzemiyyor? |
|
|
|
shadowwalker
Seçkin Üye
Turkey
İleti 637 |
İletim - 21/12/2003 : 11:51:58
|
olaylar o derece çabuk gelişmişti ki Gildor tepki vermekte gecikmişti. aslında gecikmesinin asıl sebebi Motunun silahsız bir şekilde düşmana yaptığı saldırı olmuştu. yeni dostununu kaybediyor olduğunu düşünmüştü ve bir anda onca senenin deneyimi sanki uçup gitmişti. Motun'un beklenmedik başarısı karşısında hem kendine geldi hemde bir anlık sevinç ve gurur duygusuna kapıldı. çıplak elleriyle bir orcun karşısında durabilen bir insan görmek onun duygularını savaşın tamda orta yerinde açığa çıkarmıştı. bu çok tehlikeli bir karışımdı duygularını kontrol altına almaya çalışırken birden orcun elinde beliren bıçak dikkatini çekti. fazla zamanı yoktu ve savaş yerine yeterince hızlı yaklaşması pek olası değildi. kılıçlarının iki elinde durmakta olduğunu farketti. ne zaman kılıçlarını çekmiş olduğunun farkında değildi. hemen sağ elindeki kılıcı orca doğru fırlattı. bu tür uzaktan saldırılarda pek iyi değildi ancak doğal elf yeteneği hiç bu konuda çalışmamış birisi için bile oldukça iyi bir atış yapmasını sağlamıştı. kılış orcun kalbinin hemen üzerine saplandı. bu sırada Gildor orcun yanına kadar gelmeyi başarmıştı. bir anda gözü karardı az önce nerdeyse yeni dostunu öldürecek olan orc'a büyük bir nefret duygusuyla baktı. lanetli yaratığın kafasını tek bir kılıç darbesiyle vucudundan ayırıverdi. kanındaki adrenelin azalmaya başladığında biraz hayıflandı orc'u öldürmek yerine konuşturmayı denemeliydi. neden burada olduğunu öğrenmeliydi. orclar genelde güçlü ama korkak yaratıklardı tek başlarına dolaşmazlardı buda bir gözcüydü. onları gafil avladığını düşünmüş ve saldırmıştı şimdiyse kafasız vucudu Gildor'un ayakları dibinde yatıyordu. sahipsiz kalan kafası ise birkaç metre ileride boş gözlerle gök yüzüne bakıyordu.
-bu yaptığın çok aptalcaydı Motun. ölmek için neden acele ettiğini anlayamadım.
bir hata yaptığınıda farketmişti. bir saldırı olasılığını göz ardı etmiş ve dostunu savunmasız bırakmıştı.
-orcun üzerindeki silah senindir.
aslında orcun silahıda belki kullanılabilrdi ancak kılıç normal bir insanın savaşta kullanması için çok ağırdı. yavaşca bıçağa doğru gitti ve artık boş kalan diğer kılıcı yerine onu aldı. biraz garip hissediyordu kendini. uyurken bile çıkarmazdı silahlarını. sanki yarısı başka bir yerde kalmıştı.
-artık bladesong'a doğru daha gizli hareket etmemiz lazım. bu sadece bir gözcüydü.
yeniden hazırlanıp yola koyuldular. bu sefer ana yolun dışına çıkmışlardı ve oldukça sessiz ilerlemeye başladılar.
----------------------------------------------
omersinan kardeşim bir soru sormak isterim: bir kitap okurken en sıkıcı olan kısım sence neresidir? ilk başlangıç kısmıdır değil mi? çünkü karakterleri tanırsın yerleri tanırsın olay örgüsünü anlamaya çalışırsın... kendi adıma buraya kadar olan kısımdan ben memnunum gerçi. hareketmi eksik buluyorsun? neyi eksik buluyorsun? buyur sende katıl beğendiğin şekilde yönlendirebilirsin oyunu. asıl zevk oynamakta zaten ;) |
The closer you get to the meaning,the sooner you know that you're dreaming... |
|
|
|
Rappier
Seçkin Üye
İleti 1848 |
İletim - 21/12/2003 : 15:37:58
|
Büyücünün talimatları ile Marcus ve Rappier hazırlandılar. Mırıltı şeklinde gelen büyü sözcüklerinin ardından orc yaratığın üzerinden yere düştü. Hazırlıksız yakalanan orc ardına dönünce ilk tepkisi Marcus'a 'sen' demek oldu. Bu sözlerle Marcus orc'a kilitlendi...
Asıl tehlike ise orc'dan birkaç metre ilerideki Warg'dı. Rappier ceketinin cebinden çıkarttığı 4 adet bıçağı yaratığa doğru seri bir şekilde atmaya başladı. Atışlardan ikisi yaratığın sert derisinden sekerken biri arka bacağına ve en sonuncusuda karnına saplandı.
Saldırılardan fazlaca etkilenmiş gözükmeyen Warg grubun en önündeki Marcus'a doğru atılmaya hazırlandı.
-MARKUS HEMEN ORADAN UZAKLAŞ!!!!!!
Bu sözlerle birlikte kısa kılıç kınından çıktı ve Rappier saldırıyı karşılamak için hazırlandı.....
|
|
|
|
Milamber
Seçkin Üye
Turkey
İleti 1412 |
İletim - 21/12/2003 : 19:23:53
|
| ahhh marcus yana atladı canavar rappiere doğru gitti marcus önce rappiere baktı ardından orc a baktı ve dedi ona bir şey olursa ben de seni öldürürüm |
|
|
|
Konu |
|
|
|
|
Role-Playing Köşesi
