|
Yazar |
Konu  |
Milamber
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 1412 |
İletim - 15/01/2004 : 18:59:25
|
Marcus la Rappier yemeğe gidecekleri sırada Black garip bir ses çıkardı kendine geliyor olmalıydı iki dostuda onun bu halini görünce sevindiler ve yemeğe biraz geç katılmaya karar verdiler (aslında marcus gerçekten çok açtı )marcus bu esnada bende sizi canlı görmeyi ummuyordum orc ların sizi öldürdüğünü düşünmüştüm ama başımıza gelenlerden sonra sizin kurtulmanıza şaşırmadım Marcus blac in yanına oturdu ve başından geçenleri anlattı. ------------------- bu arada bana mail atan arkadaş gel gir oyuna bize sormana gerek yok ama düzgün bir şekilde gir başka bir ülkede ln piyasaya çıkma |
 |
|
whiteraistlin
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 330 |
İletim - 17/01/2004 : 12:35:59
|
Black yavaş yavaş karanlık, yapışkan bir çukurdan uyanmaya başladı. Etrafına baktı -nerede olduğunu bilmiyordu. Birden yanında birinin oturduğunu gördü. Bu Marcus'tu. Marcus, Black'e o baygınken neler olduğunu anlattı.
Black birden neler olduğunu hatırladı. Başından nelerin geçtiğini. Ne için bayıldığını.
Ölü büyücünün zihninde neler olduğunu.
"Marcus" dedi. Doğrulmaya çalıştı, ama beli elvemedi, tekrar yere yığıldı. "Diğerlerine söyle... Bizim tanışmamız bir rastlantı değil! Bir kişiyle daha tanışacağız..." etrafına bakmaya çalıştı. "Bir şey biliyor bu kişi. ÇOK önemli bir bilgi. Ancak bu bilgi, o kişinin zihninde saklanmış, derinlikte. Eğer ne olduğunu öğrenebilirsek..." öksürdü, boğazı kurumuştu. "Başşehir Whitestaff'e yapılacak olan saldırıyı durdurabiliriz." Marcus'un şaşırdığını gördü Black. Aptal! dedi kendi kendine. Büyücünün beynini okuyan sendin, Marcus değil!
"Evet..." dedi. "Kısa bir sürede Başşehir Whitestaff'e büyük bir saldırı olacak. Rappier'a sorarsan, sana bunu kimden ve nasıl öğrendiğimi anlatır. O şehir düşerse, Abyss'ten dünyamıza bir geçit açılacak...veya daha kötüsü, dünyamız olduğu gibi Abyss'e girecek. Bunu önlemeliyiz..." Tekrar öksürdü. Göğsü yanıyordu.
"Şimdi bana cübbemden mataramı getirebilir misin lütfen?" |
For there is no pain greater than thine. For there is no gain, but the fury inside.
Yunus Emre Bakiler Oyunsitesi-Yazar yebakiler@oyunsitesi.gen.tr |
 |
|
kusadam
Üye
    

Turkey
İleti 300 |
İletim - 18/01/2004 : 00:06:19
|
RP dışı:abiler çok geri kaldım toplayamadım o yüzden.ama Rappier abi ben bu rahip olurum tabiki çok saol. -------------------------------------------------------- Rahip Leon:lütfen buyrun efendim,Başrahip sizi bekliyor.ama lütfen dikkatli olun o çook kızgındır çoook.sizi kabul ettiği için şanslı olmalısınız.ben Leon efendim hiç kimsem olmadığı için burada sevgili başrahiple birlikte kalıyorum.beyfendiler bana adlarını bahşederler mi acaba?..........
------------------------------------------------------------- eh olduğu kadar... ------------------------------------------------------------- John nooldu diyebilirsiniz,John öldü abi.
|
Passive-Aggressive Bullsh.t.
-------------------------- SILKROAD server: Tibet nickname: Opiate gender: Female job: Trader level: 20+ (sp farming) |
 |
|
Milamber
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 1412 |
İletim - 18/01/2004 : 11:49:04
|
bir anlık sessizlikten sonra marcus tabi dedi çok şaşırmıştı black uyayır uyanmaz çok ilginç şeyler söylemişti kendisininde söyleyecekleri vardı ama içinde söylemesine gerek yokmuş gibi bir his vardı black in isedkilerini verdi kalkmasına yardım edecektiki vazgeçti kendini yorma uzan biraz elbet bir yolunu bulacaz ama şimdi dinlenmelisin çok yorgunsun |
 |
|
shadowwalker
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 637 |
İletim - 18/01/2004 : 16:21:23
|
Gildor'un eli gögsünün üzerine gitti. <görevim... yapmak için geldiğim şey.. Azrulith doğru olanı yapmam için bana güç ver> gözlerini kapadı ve bir an daha bekledi... ne yazıkki ne umduğu tanrısal ses ona yardımcı oldu nede sürekli kafasında konuşup duran kılıcı bu sessizliği bozdu.. tercih tamamen ona bırakılmıştı. -Büyücü... Black... Yorgun olduğunu biliyorum... ama sanırım bunu söylemem gerek.. hiçkimsenin bilmediği benim neden büyücüyü aradığım. *eli gögsüne daldı ve sır gibi sakladığı parşömen açığa çıktı* Bu Bladesong'taki büyücüye kralımız tarafından gönderilmiş bir bir parşömen. içeriğinin ne olduğu hakkında bir fikrim yok... bunu söylememin doğruluğu hakkındada bir fikrim yok.. ancak büyücüyle ortak bir.. anı paylaşımınız olduğuna göre belkide.. bunu senin okuman göreviniz... görevimiz açısından iyi olacaktır.. parşömeni çıkarıp blackın başının ucuna koydu ve bir cevap beklemeden dışarı çıktı. belkide az önce emirlere karşı gelmişti ve ordudaki görevinden (onun için anlamı olan pek az şeyden birini) riske etmişti. dışarı çıkınca Rahip Leonu kapıda beklerken gördü.. (heralde adı buydu) -merhaba sevgili rahip. umarım biraz benimle yürümenizde bir sakınca yoktur? Bu manastıra nasıl katıldığınızı ve burada neler yaptığınızı merak ediyorum. aslında tek yapmak istediği kafasını dağıtmaktı.. konuşacak birisini bulmaktı... ve umut ediyorduki bunuda yakalamıştı.
|
The closer you get to the meaning,the sooner you know that you're dreaming... |
 |
|
Konu  |
|
|
|
|