|
| Yazar |
 Konu  |
|
Milamber
Seçkin Üye
Turkey
İleti 1412 |
 İletim - 12/01/2004 : 20:29:20
|
Marcus ve yeni arkadaşı portaldan girdiler ne olduğunu tam olarak anlamamışlardı ama verilen görevi yapmak istiyorlardı anlatılanlar doğruysa dünyanın başı büyük bir beladaydı ve arkadaşları varsa ailesi bundan habersizdi
bir an aile kavramı aklına gelmişti acaba marcus un bir ailesi varmıydı yada bir sevgilisi eşi çocukları ... üzüldü belki onlar marcus tan bir haber bekliyorlardı ama o kim olduğundna vede nerede olduğundan emin bile değildi
portaldan geçtikten sonra kendileri karlarla kaplı bir yerde buldu etraf çok soğuktu bir yüksek bir dağdaydılar etraf aynı zamanda sisliyidi akşam olmak üzereydi marcus yeni arkadaşıyla konuşmak için söze nereden başlaması gerektiğini düşündü
-Benim adım adım Marcus ya seninki ne yabancı ? Bu arada odada söylediğim sözler için beni bağışla bu aralar biraz gerginim ani tepkiler veriyorum sende iyi savaşa biliyormuşsus
sustu
------------------
hadi devam devam bu arada shadow kızı nereden çıkardın yaw rüya mı görüyon yazdıklarımı oku huuuu beyaz odadasın yanımda uyandın anlaşılan ewt sen rüya gördün dikkat et :D çarpılma |
 |
|
|
shadowwalker
Seçkin Üye
Turkey
İleti 637 |
İletim - 12/01/2004 : 20:56:25
|
---------------------------------------------------------
iyide ceyhun hocam biz zaten o kapıdan geçmedik mi?? ee bende başka bir yerlere düştüm. orada olan olayın sadece seni ilgilendirdiğini düşünmüştüm aynı zamandada John'u yanıma alabilmek için bir kurgu kurmaya çalışıyordum... ama ikiside olamadı. ufff. ne yapsak şimdi??? senin yukarda yazdıklarınla benimkiler tam bir tezat oldu şimdi. alla alla ne edem şimdi??
---------------------------------------------------------- |
The closer you get to the meaning,the sooner you know that you're dreaming... |
|
|
|
Milamber
Seçkin Üye
Turkey
İleti 1412 |
İletim - 12/01/2004 : 22:45:27
|
----------------------
yok valla portaldan demin geçtiğimizi yazdım kurtuluş yolu basit dediğim gibi uyumuş oldun gördüklerin rüya idi sonra uyandın yanımda en son tekrar gözlerini kapattı yazmışsın oraya bir ekleme yap ve benim yazdığım gibi yanımda uyan böylelikle ilginç bir rüya görmüş olcaksın belki seni iyileştirirlerken öyle bir şey gördün bu da başka bir soru olacak
------------------- |
|
|
|
thakki1
Seçkin Üye
Turkey
İleti 1577 |
İletim - 13/01/2004 : 01:15:58
|
--------------------------------------------------------------------------
ceyhun abi naaptın yaw, şimdi shadow nasıl çıkacak işin içinden, senin duyduğun kadın sesi gildorun gördüğü kız olsun bari, gerçi iş biraz sarpa sardı ama, şimdi senin ses ilahi gibi bişeydi gildorunki fani, en mantıklısı ikinizin farklı şekilde o boyuta gidip beraber dönmüş olmanız sanırım.
--------------------------------------------------------------------------
Seçilmiş kişiler...
Başrahibin anlattıkları Rappier ve Motun'un kanını dondurmuştu, başrahip birbirini tanımayan 5 kişiden sözediyordu, rahibin Rappier ve Motun'un gözlerinin içine bakarak konuşması ikiliyi ister istemez şüphelendirmişti. Motun hafifçe Rappier'e döndü:
-Gildor ve Marcus yaşıyorlarmı acaba diye sordu. Yanıt başrahipten geldi:
-'Arkadaşlarınız için meraklanmayın, birkaç gün içinde burada olacaklar', başrahip Gildor ve Markus'un yaşadıklarına dair açıklamalarda da bulundu:
-'Arkadaşlarınızda yaşanacak tehlike hakkında uyarıldılar, yaşadıkları olayları birbirlerinden farklı görmekle beraber almaları gereken bilgi kendilerine verildi. Şimdi düğümü çözmek için Büyücü Black'in iyileşmesi gerekiyor, eğer Black ölürse seçilmişlerin görevi başlamadan sona erecek'
Motun tam seçilmişlerin kim olduğunu soracaktı ki başrahip ona söz fırsatı vermedi:
-'Bu arada karanlık güçlerin elinde seçilmişleri engellemek için bazı kozlar var'
Motun dayanamadı ve bu kozlar ne olabilir diye sordu, sonra birden aceleci davranıp başrahibe saygısızlık ettiğini anladı, birşey söylemeden başını öne doğru eydi ve sustu, başrahip hafifçe omuzuna dokunarak sorusunu yanıtladı:
-Aceleci olmanı anlıyorum genç adam, yaşadıklarınızdan sonra bu durum normal, gelelim sorunun cevabına, karanlık güçler seçilmişlerin zayıf yönlerinden yararlanacaklar, gerisini Büyücü Black iyileştikten ve iki arkadaşınız buraya ulaştıktan sonra açıklayacağım, şimdi iyice dinlenin ve kendinizi toparlayın'
Bütün bu konuşmaların ardından Motun'un kafasında birden şimşekler çakmaya başladı, müthiş bir öfkeye kapılmıştı, dudaklarından fısıltı şeklinde tek bir sözcük çıktı:
-Kardeşim...
---------------------------------------------------------------------
Valla biraz toparlamaya çalıştım, inşallah olmuştur |
KIBRIS TÜRKTÜR TÜRK KALACAK, DENKTAŞIN YANINDAYIZ,
MÜNGKE TENGRİYİN KÜÇÜDÜR! KIBRIS TÜRKÜNDÜR
ÇİNDE KIRKBİR ÇERİYLE İHTİLAL YAPAN KİMDİ
PEKİ O USLANMAZ KAN HANGİ BEDENDE ŞİMDİ
ŞÜKÜR Kİ BİZDE TANRIM...
GÖKTE TANRI YERDE BİZ..
YERLE GÖK ARASINDA DİZ KIRIP YURT SALAN BİZ...
TAŞ KIRILIR TUNÇ ERİR!
FAKAT TÜRKLÜK EBEDİDİR... |
|
|
|
shadowwalker
Seçkin Üye
Turkey
İleti 637 |
İletim - 13/01/2004 : 02:06:14
|
Gildor gözlerini yine aynı odada açtı... o kadar dinlenmişti ki..üzerine giysilerini giydi ve kılıçlarını kuşandı. kral tarafından mühürlenmiş parşömene baktı.. artık ne işe yarardıki.. laştırılması gereken büyücü ölmüştü.. birazda refleks olarak geri koynundaki özel kısma koydu. kıyafetleri inanılmaz bir biçimde tamir edilmişti.. daha yeni bir savaştan çıktıklarına dair bir emare yoktu.. hatta kıyafetleri yolculuğa başlamadan önceki hallerinden bile iyiydi..
merdivenlerden aşağı inmeye başladı... karşısında yaşlı bir adam gördü.. üzerinde beyaz bir cübbe vardı.
-Aah.. misafirimiz ayağa kalkmış.. sanırım artık konuşmamızın vakti geldi.
yaşlı adamın elinin bir hareketiyle masanın üzerinde yiyecekler ve şarap belirdi.
-Sanırım önce biraz karnını doyursak iyi olacak
gildor acıktığını farketti. iştahla yemeğe koyuldu. büyücü onu izliyordu. artık yemeğin sonuna geldiğinde büyücü tekrar konuşmaya başladı
-Dünyanız büyük bir tehlike altında. orc orduları toplanıyor ve en kısa zamanda bu konu için harekete geçmeniz lazım
Gildor lokmasını zorla midesine indirdi.
-mız mı gerek? biz kim? ben yanlız çalışırım ayrıca kimdir bu orduları toplayan güç?
-Ah evladım bütün arkadaşlarını kaybettiğini biliyorum. bunun için tekrar kimseye güvenmiyorsun ancak birlik içinde olan bir grup bu gücü yok edebilecek.. bunların içine sende dahilsin.. sen olmassan olmaz.. onlar olmassa yine olmaz.. kimin bu güce sahip olduğunu soruyorsun.. ama öğrenmeye hazır mısın?
-evet kesinlikle hazırım büyücü
-Onun adı şimdilik senin kulaklarının duyması için değil.. zamanı geldiğinde ve hepiniz bir araya geldiğinizde pek çok şeyi öğreneceksiniz
büyücü sanki irkilmiş gibi oldu.
-Artık vaktimiz kalmadı.. arkadaşın kendine ait bir dünyada kendisi için olan sözleri duyuyor aynen senin burada duyduğun gibi.. artık gitme vaktin geldi ve söyleyecek bir şeyimde kalmadı
gildor itiraz etmak için ağzını açtı.. ancak büyücünün elinin bir hareketiyle bir kapı açılmıştı ve büyücünün gözlerinde zamanın ne kadar değerli olduğunu görüyordu.. ikinci defa düşünmeden mavi işığın içine daldı
-kızın adı neydi acaba?
---------------------------------------------------------------
Gildor bir anda kendini diğer savaşçının yanında buluverdi..
-Benim adım adım Marcus ya seninki ne yabancı ? Bu arada odada söylediğim sözler için beni bağışla bu aralar biraz gerginim ani tepkiler veriyorum sende iyi savaşa biliyormuşsun
-Benim adımda Gildor Nenhelma.. sanırım artık bunun bir önemi yok. en kısa zamanda arkadaşlarını... arkadaşlarımızı bulmamız lazım. nerede olduğumuza dair bir fikrin var mı?
daha soruyu sorarken tanıdık bir his benliğini sardı. artık kılıcının sesini duyuyor ve anlayabiliyordu:
"Gölge... Gölge... Gölge...."
melodik ses atının adını söylüyordu ona yavaşça patıkaya doğru indi ve işte oradaydı.. at izleri.. onun kendi atı olduğundan emindi.
-marcus yolumuzu bulduk... atım buradan gitmiş.. üzerindede bir veya iki kişi varmış.. yanda bir kişi daha.. yolda giderken biraz konuşsak iyi olacak. diğerleri kim? nerede tanıştınız?
boyut içinde olanlardan özellikle kaçınıyordu. büyücü olanların kişiye özel olduğunu söylemişti ve bu belkide marcusun başından geçenleri bilmemesi gerekiyordu. yol boyunca bir birlerinden bahsederek ilerlediler.
--------------------------------------------
Akşam üzeri bir manastıra ulaştılar. gildor hem atı gölgenin hemde diğerlerinin burada olduğundan emindi.. yinemi acıkmıştı ne?
----------------------------
rp dışı: ancak bu kadar toplanabilirdi sanırsam. thakki hocam Gölge içinde sağol çok makbule geçti  eh şimdi sanırsam mesajlar gelmeye başlayacaktır. arada boşluklar bıraktım biraz birde manastıra girmedim ceyhun hocamda buraya kadar olan kısımda bişeyler yazabilsin diye. sanırsam oldu :)) |
The closer you get to the meaning,the sooner you know that you're dreaming... |
|
|
|
Konu |
|
|
|
|
Role-Playing Köşesi
