AION - Tıkla oyna


Kullanıcı Adı:
şifre:
şifreyi Anımsa
şifrenizi mi unuttunuz?     ÜYE OL

 Tüm Forumlar
 FRP - RPG
 FRP & RPG Genel
 Role-Playing Köşesi
 Yeni Konu  Konuyu Yanıtla
 Yazıcı Dostu
Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa
Yazar Önceki Konu Konu Sonraki Konu
Sayfa: / 25

Rappier
Seçkin Üye

İleti 1848

İletim - 07/01/2004 :  09:17:44  Bilgileri Göster  Alıntı yaparak Yanıtla
Evin içerisinde kaçış için birşeyler ararken ardında olan glişmeleri fark edemeyen hırsız neyle karşı karşıya olduğunu Black'e ulaşmak için döndüğünde farketmiş ve aynı anda stun'lanmıştı... Kısa bir süre sonra büyücü eve girmiş ve Balor'un hırsız üzerindeki etkisi bir anda azalmıştı. Büyücüyü daha zorlu bir düşman olarak gören Balor zihinsel gücünü ona yöneltmişti ve Rappier stun'un etkisinden kurtuldu. Düşmanı Black'i yavaş yavaş öldürürken zevk alıyordu ve hırsızın elinden gelen fazla birşey yoktu. Tek kelimesi ile sabit kaldığı bir rakibi nasıl alt edebilirdi? Ama bunu düşünecek zaman yoktu. Çaresizliğin getirdiği bir hırsla belindeki bıçağı çıkarttı ve Balor'a fırlattı, bıçak yaratığın pelerinine çarparak sekti gitti. Şeytani yaratığa hiçbirşey olmamaıştı, hatta yaratık kendine çarpan şeyin farkına bile varmamıştı...
Belliki normal silahların bu yaratık üzerinde bir etkisi yok diye düşündü ve büyücünün malzemelerini araştırmaya başladı.
Sayfanın En Üstüne Git

kusadam
Üye



Turkey
İleti 300

İletim - 07/01/2004 :  15:25:22  Bilgileri Göster  Alıntı yaparak Yanıtla
biraz geç ama bi yerden başlamak istiyorum...

------------------------------------------------


John o gün yatağından daha erken kalktı,yiyecek ne varsa yanına aldı ve biraz su...
Hazırlandı,çünkü o ülke sınırlarının dışına yasak diyarlara gidecekti.Çünkü bazı büyüklerden köyüne orcların yaklaştığını duymuştu.Ölümden çok korkmasına karşın ülke sınırlarını aşacak bir anlamda kendini öldürtecekti çok korktuğu için onu koruyacak bir arkadaşa ihtiyacı vardı...

---------------------------------------------------


anlayın işte canım kendime bir yoldaş arıyorum....

Passive-Aggressive Bullsh.t.

--------------------------
SILKROAD
server: Tibet
nickname: Opiate
gender: Female
job: Trader
level: 20+ (sp farming)
Sayfanın En Üstüne Git

shadowwalker
Seçkin Üye



Turkey
İleti 637

İletim - 07/01/2004 :  16:38:25  Bilgileri Göster  shadowwalker için bir ICQ İletisi Gönder  Alıntı yaparak Yanıtla
Gildor sonunda savaşçıya yaklaşmayı başarmıştı...
-Nereye gittiğini sanıyorsun?
Savaşçıyla orasında kalan iki düşmanıda olabildiğince çabuk yolundan çekti. sonunda savaşçıyı yakalamıştı.
-dur biraz... sizin büyücüyü ölü büyücünün evine giderken gördüm... bir planı olsa gerek... senin bu yaptığın intihardan farksız.. nereye kadar böyle gidebilirsin?
bir anlık duraksamanın sonucunda etrafları yine düşmanlarla doluşmuştu. sanki yeryerden üzerlerine doğru geliyorlardı. savaşcıdna yine uzaklaşmak durumunda kaldı.. vahşi savaş naraları arasında savaşcının ne dediğinide anlayamıyordu. artık beklemek ve savaşçının hareketine göre yolunu çizmek zorundaydı.. belki ikisinin bir şansı olabilirdi ve savaşcının hareketlerini gözlemlemeye başladı. bütün vucudu uyum içinde çalışıyor ve üzerine gelen düşmanlar bir fırtına içine düşüp kendi sonlarını buluyorlardı. artık yorulmaya başlamıştı.. ne kadar bu şekilde düşmanları alt etmeye devam edebilirdi bilmiyordu.. devam etmesini sağlayan tek şey yaşama arzusuydu artık... sırtında bir yanma hissetti.
-lanet olsun sizin gibi arkadan saldıran yaratıklara...
ağzından kan geldi.. bir ok kalbine oldukça yakın saplanmıştı.. gözleri hafif hafif kararmaya başladı.. belkide herşeyin sonu gelmişti. son gücünü kendisine ok atan düşmana ulaşmak için harcadı. düşmanın suratunda bir dehşet görüntüsü oluştu ama artık onun için çok geçti. ölümü diğerleri kadar acısız olmadı. Gildor olabildiğince acımasız davranmıştı düşmanına... neyseki düşman saldırıları nasıl olduysa hafiflemişti.. bir duvar buldu ve sırtını setçe duvara vurdu. ok göğsünün diğer tarafından çıkmıştı ucunu kırdı.. oluk oluk kan kaybediyordu.. biraz zorlanarakta olsa okun geri kalanınıda çıkardı.. gözlerindeki kararma artmıştı ancak hiç değilse daha rahat hareket ediyordu. ağzından kan gelmeye devam ediyordu.
"biz seni koruruz... biz seni koruruz.."
yeni silahının muziksel sesini yine duymuştu. bildiği hiç bir dilde olmayan ama açıkça anladığı o sözler içinde bir güç oluşmasına sebep oldu. yinede oldukça kötü bir durumdaydı.. ne gibi bir yardım onları bu cehennemden kurtarabilirdi ki? hafifleyen düşman akınının içine yeniden daldı.. belki yaralıydı ama kendisini pahalıya satacaktı... hayretle kılıç kullanmasında bir aksaklık olmadığını fark etti. yanlızca gözlerindeki kararma düşmanlarının hareketlerini rahatça izlemesine engel oluyordu. bir değişikte artık üzerindeki kanın hepsi düşmanlarına ait değildi.. savaşçının hareketini bekliyordu.. ona göre gideceği yön belirlenecekti...
-------------------------------------------------
ceyhun hocam neredesin yahu?
hoşgeldin aekaya . sen biraz takıl hazırlık filan yap ama bilemiyorum başka katılan olurmu olmassa artık böyle çıkarsın yola. bir şekilde buluşuruz merak etme ;)

The closer you get to the meaning,the sooner you know that you're dreaming...
Sayfanın En Üstüne Git

Milamber
Seçkin Üye



Turkey
İleti 1412

İletim - 07/01/2004 :  22:23:34  Bilgileri Göster  Alıntı yaparak Yanıtla
----------
lanet olsun ok yemenin zamanımıydı yaw tam işleri çözecek bazı bilgiler bulacak sizeyse soru işaretleri bırakacak ken olur mu neyse kaşındın sende ortadan kaybolacaksın :P
----------
marcus yabancının yaralandığını görünce orc ların şefine saldırmaktan vazgeçti onu korumak için olduğu yerde kalmaya karar verdi orclar etraflarını sardı arkadaşaları onların oldukça gerisindeydi onlara yardım edemezlerdi bu savaşın sonu görünmüştü hem garip yabancı hemde marcus ölecekti !
orclar marcus un üzerine gelmeye başladığı sırıda bir gürültü koptu sanki gök yarılmış gibi bir ışık marcus ve gildor un üzerinde parıldadı bir kaç saniye geçtikten sonra ikiside ortadan kaybolmuştu önceki kasabaya olan her neyse bu iki yoldaşın başınada aynı olay gelmişti
------------
Role-Playing Köşesi Part 2
------------
Marcus gözlerini bembeyaz bir mekanın içinde açtı her şey bembeyazdı her haraf !
biraz kendine geldikten sonra yanında arkadaşını gördü ilginçtirki yarası yokolmuştu öyleki marcus taki yeni pençe izleri dahil tüm izler silinmişti
marcus bir an öldüklerini düşündü sonunda olan olmuş orc lar ikisinide öldürmüştü
bir ses hayır ölmediniz şampiyon dedi
marcus afalladı vede en önemlisi epey zamandır ilk kez korktu bşr kadın sesiydi bu ince tiz bir ses her yerde yankılanıyordu
kim sin sen nerdesin ?
ses cevap vermedi anlatmaya başladı
"siz insanlar basit bir büyücünün peşinde koşarken O kocaman bir ordu kuruyor vede bunu yaparken sizleri kullanıyor.
dünyanız o kadar dengesizki sizler birbiririzle savaşırken hepinizi yok edecek bir ordunu O nun emriyle kurulmaya başlandı . Ne yazıkki bunu farkında bile değil siniz öğrendiğinizdede iş işten geçmiş olacak.
O yu durdurmak için çok geç olmadan bir şeyler yapmalısınız.
Marcus sözlerini böldü -Hey hey sen O da kim ? nE ORDU SU NEDELERDEN BAHSEDİYORSUN ?
ses güldü
hahaha O nun adının anılması yasaktır uğursuzluk getirir yada kendisini eski bir şeytan dır çok güçlüdür şimdilerde uzaklardaki bir dünyada yaşamakta ama oradan sıkıldı kendine oynayacak yeni bir yer arıyor . ses devam etti
kasabadaki insanlar ölmedi sadece kaçırıldı çalıştırılmak için o nun yaptığı bir büyüyle öteki dünyaya görütüldü.
aahh zaman kaybediyoruz bir görevi yerine getirmek zorundasınız
yabancıda sonunda uyanmıştı
Görev mi ?
O nun ordusunun sizin dünyanızdaki işbirlikçilerini yok etmelisiniz sadece bir kaç kişiler ama çok güçlüler ve onun planladıklarını yaparlarsa bir felakete yol açıcaklar
bir portal açıldı (mavi dönen garip bişey) şimdi gidin sizi sonra bilgilendireceğiz
Sayfanın En Üstüne Git

whiteraistlin
Seçkin Üye



Turkey
İleti 330

İletim - 08/01/2004 :  17:01:28  Bilgileri Göster  whiteraistlin için bir ICQ İletisi Gönder  Alıntı yaparak Yanıtla
Black yaşam gücü elinden alınırken, Rappier'in çaresizce yaratığa bir bıçak attığını gördü. Balor, ateşlerin içinde gülüyordu. Bir an dünyadaki tüm sesler kesildi ve Black kendini siyah bir boşlukta buldu.

-Korkma! dedi bir ses ona. Bu kendi sesiydi!
-Savaş, Black. Ölme!

Kendini büyücünün evinde tekrar buldu. Başı dönüyordu. Rappier üstünü karıştırıyordu, belli ki Balor'a karşı kullanacak bir şey arıyordu. Black'in zihni tek bir büyü yapacak kadar sağlıklıydı.
Bir sihirli kavanoz (Magic Jar) büyüsü yaptı Black. Ruhu yerde yatan ölü büyücüye gitti, kendi bedeni ise kasıldı. Rappier şaşkınlıkla ölü büyücünün bedeninin ayağa kalkmasını izledi.
Black ise hayretler içinde kalmıştı. -Ölü büyücünün- zihninde işkence ve öldürmeye yönelik bir sürü büyü vardı. "Bu adam lanet olası bir illüzyonist değil miydi?" dedi kendi kendine. -Ölü büyücünün- bildiği en kuvvetli büyüyü, -BİR ENERJİ ÇALMA BÜYÜSÜNÜ- Balor'a yöneltti. Ellerinden yıldırımlar halinde siyah enerji çıkarken, Balor bağırdı:

"BÜYÜCÜ!!!! TEKRAR GÖRÜŞECEĞİZ!!!! VE O GÜN....." Acı içinde bağırdı ve kayboldu. Black, şeytandan çaldığı hayat enerjisini kendi vücuduna aktardı ve Sihirli Kavanoz büyüsünü sona erdirdi.

Kendi bedenine döndüğünde ilk düşündüğü şey, büyücünün zihnindekilerdi. Sihirli Kavanoz büyüsü ile büyücünün bildiklerini de öğrenmişti...hesap verecek çok kişi vardı.

For there is no pain greater than thine. For there is no gain, but the fury inside.

Yunus Emre Bakiler
Oyunsitesi-Yazar
yebakiler@oyunsitesi.gen.tr
Sayfanın En Üstüne Git
Sayfa: / 25 Önceki Konu Konu Sonraki Konu  
Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa
 Yeni Konu  Konuyu Yanıtla
 Yazıcı Dostu
Hızlı Geçiş:

0.06 Snitz Forums 2000