|
Yazar |
Konu  |
hugo_boss
Seçkin Üye
    
Turkey
İleti 91 |
İletim - 07/02/2007 : 02:14:07
|
Ülkemizin Fosil yakıt kullanımı sonucunda gerek çevreye gerek ekonomiye getirdiği yükler malum. Peki ülkemizin Yenilenebilir Enerji Kaynakları Potansiyelini biliyormusun ? işte burada.
YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI
1. Hidrolik Enerji;
Suyun yer çekimine bağlı potansiyel enerjisinin elektrik enerjisine dönüştürülmesiyle elde edilen enerji türüne denir. Türkiye de akarsu rejimleri düzgün olmadığından yıl içerisindeki enerji üretim payı %20-30 arasında değişmektedir. Maliyet bakımından diğer yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kıyaslandığında oldukça yüksektir. Ancak yapılan yatırımlar sadece enerji için olmaz, bunun yanında sulama, taşkınları önleme, balıkçılık gibi alanlardada kullanılabilir.
2. Rüzgar Enerjisi; Rüzgar enerjisi tükenmeyen, yakıt gereksinimi olmayan, çevresel etkileri en az olan güvenli bir enerji kaynağıdır. Maliyet açısından değerlendirildiğinde ise, bir rüzgar türbününden elde edilen 1kwh kapasite maliyeti 1000 USD iken, bir hidroelektrik santrali için aynı maliyet 2000-4000 USD olmaktadır. Ancak rüzgar enerjisinde işletme maliyeti “0” olduğu unutulmamalıdır. Türkiye ye baktığımızda teorik olarak bütün enerji ihtiyacını karşılayabilecek şekilde “sürekli” rüzgarlar vardır. Oysa Türkiye bu potansiyelin sadece %7 sini kullanmaktadır. Su kullanımıda rüzgar santrallerinin önemini arttırmaktadır. Alışılagelmiş yöntemlerle elektrik üretiminde su kömürün,petrolün temizlenmesinde ve yanma süreçlerinde kullanılmaktadır. Danimarka çevre bakanlığının yaptığı araştırmaya göre rüzgar türbününde kanatların temizlenmesinde kullanılan su(rüzgar santralinin ömrünü yükseltmek için) birim elektrik enerjisi üretiminde nükleer santralden 600 kat, kömürle çalışan santralden ise 500 kat daha az su tüketilmekte. Rüzgar enerjisinin pek çok avantajının yanında, rüzgar türbünü ve rüzgar tarlalarının görsel ve estetik olarak kişileri ve çevreyi olumsuz etkilemesi, gürültü oluşturması, haberleşmede parazitler meydana getirmesi gibi olumsuz yanları vardır.
3. Güneş Enerjisi; Dünya için sonsuz bir enerji kaynağı olarak kabul edilen Güneş’ten, bir yılda dünyaya aktarılan enerji, dünyadaki mevcut kömür rezervlerinin 50 katına, bilinen petrol rezervlerinin ise 800 katına eşittir. Günümüzdeki hava kirliliğinin önemli bir bölümü fosil yakıtlardan kaynaklanmaktadır. Bunların uygun tekniklerle yakılmaları, kullanılmaları ise özellikle azotoksit ve kükürtoksit açısından bir önem arz etmemektedir. Güneş enerjisinin etkin ve verimli kullanımı açısından yapılması gereken ise doğal klimatik koşullara uygun yapı ve kent planlamaları çok önemli enerji tasarrufu sağlayabilir. Mevsimlere göre az veya çok evlerin güneş alacak şekilde projelendirilmesi, konuşlandırılması önemli yararlar sağlayabilir.
4. Jeotermal Enerji; Jeotermal yerkürenin enerjisidir. Yerin derinliklerinden gelen ve ortamın ısısına göre daha yüksek sıcaklık değeri olan su ve buhardır. Türkiye jeotermal enerji bakımından dünyada 7. sıradadır. MTA tarafından yapılan araştırmalarda 140 adet jeotermal saha bulunmuş olup buna göre Türkiye’nin jeotermal ısı potansiyeli 31.500 mwh dır. Bu potansiyel 5 milyon evin ısıtılmasına eş değerdir. Bu ısıtmanın maliyeti elektrikten 100, Fueloil den 50, doğalgaz dan 40 ve kömürden 32 kat daha düşük olmaktadır. Ayrıca jeotermal enerjiyi kullanan sistemler güvenilir ve esnektirler. Bu sistemler %97 oranında verime ulaşabilmekte ve yıl boyunca sürekli çalışabilmektedirler. Çevreye salınan karbondioksit emisyonu ve sera etkisine bakıldığında, Kömür %100, Petrol %81, Doğalgaz %57 olup jeotermal enerjinin ise sadece %3 ile yok denecek kadar azdır.
5. Biyokütle (BİOMAS) Enerji; Biyokütle biyolojik kökenli fosil olmayan organik madde kütlesidir. Biyokütle, 100 yıllık periyottan daha kısa sürede yenilenebilen, karada ve suda yetişen bitkiler, hayvan artıkları, besin endüstrisi ve orman ürünleri ile kentsel artıkları içeren tüm organik maddelerdir. 1996 verilerine göre toplam 7045 bin ton petrole eşdeğer biyokütle enerjisi tüketilmiştir. Buda toplam enerji tüketiminin %10 unu karşılamakta.
6. Deniz Kökenli Enerji; Deniz kökenli yenilenebilir enerjiler; deniz dalga enerjisi, deniz sıcaklık gradyent enerjisi, deniz akıntıları enerjisi(boğazlarda) ve gel-git enerjisidir. Türkiye için söz konusu enerji grubu içerisinde en önemlisi deniz dalga enerjisidir. Türkiye’nin bu alanda potansiyeli 18.5 milyar kwh dır. Ancak Türkiye’nin gündemine henüz girmemiştir.
7. Biyogaz (çöp yakıtları) Enerjisi; Organik maddelerin (insan, hayvan ve bitki atıkları) havasız koşullarda fermantasyonu sonucu oluşan bir gaz karışımıdır. Ülkemizde toplam hayvan varlığından elde edilebilecek gübre miktarının Biyogaz tesislerinde kullanılmasıyla yaklaşık 3-4 milyon m³/yıl Biyogaz üretiminin mümkün olabileceğini ortaya koymaktadır. Bu miktar 1.5-2 milyon ton/yıl petrole veya 24 milyon kwh elektrik enerjisine eş değerdir. Ayrıca 1 kg motorinin verdiği ısı enerjisini 0.4 kg Biyogaz temiz ve çevreyi kirletmeden daha sağlıklı bir biçimde karşılayabilmekte. (by: hugo_boss)
|
bigfalcon00@hotmail.com
Kimsenin duasıyla doğmadikki bedduasıyla ölelim ! |
|
HighVoltage
Yönetici
    

Turkey
İleti 1108 |
İletim - 07/02/2007 : 13:12:06
|
Şu an için bildiğim kadarıyla Türkiye için en verimli ve diğerlerine göre maliyeti makul olanı rüzgar enerjisi.Üstelik Türkiye Avrupa'nın en çok rüzgar alan ülkesi konumunda.Bütü bu avantajlarımıza rağmen kömür/fosil vb. yakıtlardan enerji elde etmeye çalışıyoruz.Bu ne acıdır ki Türkiye Kyoto protokolünü hala imzalamamakta ısrar etmektedir.Çok derin düşünmeye gerek yok.Dışarı çıkıp şöyle derin bir nefes alın.O zaman anlayacaksınız ki ülkemizde hava kirliliği feci boyutlara ulaşmış.Hoş, Kyoto'yu imzalayan ülkelere baktığımızda da sera gazı salınımını kısıtlayan sözleşmede bazı imtiyazlara sahip olmak için mücadele ettiklerini veya sözleşmeye hiç uymadıklarını görüyoruz.Yine de Türkiye'nin bu sözleşmeyi imzalaması bir adım olur.Dünyayı %25 seragazı salınımıyla en çok kirleten ülke ABD olsa da Türkiye en hızlı kirlilik oranına ulaşan ülke olarak rekor üzerine rekor kırıyor.
Şu küresel ısınma dediğimiz ve sonumuzu hazırlayacağından korktuğumuz büyük felaket işte bu tutarsızlıklardan kaynaklanıyor.Çünkü sera gazı diye tabir ettiğimiz bu zehirli gazlar atmosfere tutunarak güneşten gelen ısıyı tutmaktadır.Bu nedenle dünyamız ısınmakta ve mevsimler abartılı şekilde değişmektedir.Hani derler ya zararın neresinden dönülse kardır diye.Önlem almak için geç kalınmış olsa bile çok geç değildir ve hala umut vardır.Bu konuda görevlerden biri de bireylere düşmekte.Yani bu konuda bilinçli ve duyarlı olmalıyız.En azından kendi evimizde enerji tüketimini en aza indiren tasarruflar uygulayabiliriz.
Bence Türkiye için bir diğer alternatif de biyogaz enerjisi.Ülkemiz bu sistemin uygulanması için gerekli koşullara sahip.Çöplerimizi sütekli olrak terk edilmiş bölgelere yığmak yerine değerlendirmekte fayda var.Biyogazdan elde edilecek enerji evlerin bütün ısınma,elektrik vb. enerji ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.Bu yönteme de el atmak gerekir. |
"Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı."
M.Kemal ATATÜRK |
 |
|
Generalll
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 1334 |
İletim - 07/02/2007 : 13:18:30
|
alıntı: HighVoltage tarafından yazılan:
Çünkü sera gazı diye tabir ettiğimiz bu zehirli gazlar atmosfere tutunarak güneşten gelen ısıyı tutmaktadır.
Burda bir yanlışlık yok mu?Dünyaya gelen enerjiyi değilde dünyadan yansıyıp geri dönmesi gereken enerji tutuyorlardı sanırım...
Konuyu bilmeyen arkadaşlar yanlış anlayabilirde... |
 |
|
HighVoltage
Yönetici
    

Turkey
İleti 1108 |
İletim - 07/02/2007 : 13:40:54
|
Aslında dediğin bir bakıma doğru.Senin dediğin ile benimkini birleştirirsek ifade şu şekilde oluyor: Gün içinde güneşten gelerek Dünya yüzeyine ulaşan enerjinin geri dönememesi, yani dönerken atmosferde kalması...Ozon tabakasının incelmesi ve asit yağmurları da cabası. |
"Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı."
M.Kemal ATATÜRK |
 |
|
Generalll
Seçkin Üye
    

Turkey
İleti 1334 |
İletim - 07/02/2007 : 13:48:01
|
Her türlü ısınıyoruz anlayacağınız:) |
 |
|
|KRONDOR|
Editör
    
Turkey
İleti 8269 |
İletim - 07/02/2007 : 17:32:32
|
alıntı: HighVoltage tarafından yazılan:
Türkiye en hızlı kirlilik oranına ulaşan ülke olarak rekor üzerine rekor kırıyor.
Nerede yazıyor bu? |
Alper & Soner ERGÜL Editör asergul@oyunsitesi.com |
 |
|
Konu  |
|
|
|
|