| Yazar |
 Konu  |
|
HighVoltage
Yönetici
Turkey
İleti 1108 |
 İletim - 20/11/2005 : 13:36:40
|
Vallahi ne diyeyim kardeş sen de haklısın. En azından bazı noktalarda aynı görüşleri paylaşıyoruz. Sonuçta hepimiz Türküz, hepimiz bu vatanın evletlarıyız. Yanlış anlama kimse sana Orhan Pamuk'u koruyorsun demiyor. Zaten amacımız burda kimseyi yermek ya da imada bulunmak değil. Ben bu konuyu açarken Görüşlerimizi paylaşalım, farklı düşüncelerede yer olsun dedim. Bu söylediklerin senin görüşlerin. Her nekadar bazıları bana ters gelsede hepsine saygı duyuyorum. Seninde dediğin gibi demokratik bir ortamda tartışıyoruz. Ben sadece bazı söylediklerine katılmadım. Sadece benim dediğim doğrudur diye de diretmiyorum, farklı düşünüyorum o kadar.
Amerikalıların milliyetçiliği bizimki gibi değil. Onlar daha muhafazakarlar. Yani işin içine dini de karıştırıyorlar. Hatırlarsanın COLATURCA reklamında oynayan aktör ülkesinde vatanhaini ilan edilmişti. Peki bu nasıl bir tutumdur? Yüzeyselmidir yoksa bilinçli ve organizemidir?
Bence onlar bu işin üzerine bizden daha çok düşüyorlar. Aslında öğrenilecek bir tarihleri olmadığı için-en azından kısa bir tarihleri var- bunun eksikliğini kapatmak için filmlerde, orda burda bayraklarını gösterip duruyorlar. Aslında çoğu avrupa milleti de böyle. Yani tarih bilgileri çok eksik. En azından Atatürk'ü bilmeleri lazım. Biz neden Kennedy miş Washington muş biliyoruz. İşte bu yüzden imajımız dışarıda kötü. Bizi yeterince tanımıyorlar. Ülkemize gelip misafirperverliğimizi görenler hariç. İnanırmısınız bir çok ülke bizi hala arap zannediyor. Sarı saçlı, beyaz tenli olabileceğimize ihtimal vermiyorlar. İşte bu nedenlerden ötürü kendimizi tanıtmak için yırtındığımız bu dönemlerde özellikle aydınlarımızın desteğini alacağımız yerde bu gibi adamlar köstek olmaktan yana...
Bayrak konusundada milletimiz öok hassas. Ancak bunu değiştirmek bu saatten sonra çok zor. Bu artık bir gelenek halini almış. Bundan sonra kitleleri durdurmak hiç kolay değil. Bu konunun üstüne bile bile daha fazla gidilirse kötü sonuçlar doğuracağı kanaatindeyim. halkımız gerçekten bilinçsiz olduğu için bazı şeylere körü körüne sarılıyor. Hiç bir açıklama onları tatmin etmiyor. Hele bayrağa, istiklal marşımıza yapılan saygısızlık asla affedilmiyor. anında infazı gerçekleştiriliyor. Birazda bu yüzden imajımız zedeleniyor. Tahriklere dayanamıyoruz. Bu sebeple bu hassas konularda konuşan insanların daha dikkatli olması gerekir.
*Ayrıca söylemeden geçemiyeceğim, Brezilya'yı yenemesek bile ortaya konulan mücadele mükemmeldi. Gücümüzü göstermiş olduk. Benim amacım bunları ifade etmekti. Ayrıca yenmek çokta önemli değildi. Zaten yenmiş kadar olduk. Çok büyük kazançlarımızda oldu... |
"Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı."
M.Kemal ATATÜRK |
 |
|
|
|KRONDOR|
Editör
Turkey
İleti 8269 |
İletim - 20/11/2005 : 16:26:34
|
Ortada iki gerçek var. Birincisi, çok çabuk galeyana geliyoruz. İkincisi de, ne yaşarsak yaşayalım kılımızı kıpırdatmıyoruz. Birincisinin nedenleri arasında, tepki göstermemiz gereken olaylar karşısında çoğunlukla ikinci durumu yaşıyor olmamız var. Biraz işimiz kısır döngü yani.
Unutmamak gerekir ki Avrupa, I. Dünya Savaşı'nda çok büyük yara almıştı. Bizim kurtuluş mücadelemiz ise büyük savaşın bitiminden çok kısa bir süre sonra başladı. Savaştan yeni çıkmış Avrupa, başka bir savaşa girmesini destekleyen bir kamuoyuna sahip değildi. Öyle ki İngiltere, Çanakkale cehpesinde savaşırken, İngiliz halkı sürekli asker yollanmasına rağmen başarı sağlanamamasına oldukça tepki gösteriyordu. Bu durumda Türk topraklarını işgal edecek bir piyona ihtiyaç vardı. Piyon olarak da Avrupa'nın şımarık çocuğu Yunanistan en uygun seçimdi. Piyonu yolladılar, arkasından da sürekli techizat, silah, yiyecek vs. yollayarak, aktif olmasa da, savaşın içindeki yerlerini aldılar. Batıda şımarık çocuk ve onların ebeveynleri ile uğraşırken, doğuda başka problemler ortaya çıktı. Bir yandan Ermeni çeteleri, başka yandan Fransızlar bizi oldukça meşgul ettiler. Bu durumda, sadece Yunanlılarla savaştık demek biraz abes kaçar. Ayrıca sadece eğitimsiz Yunan askerleri değil, Türk askerleri de savaşa katılmak zorunda kaldı. Bilinçli veya bilinçsiz, ne amaçla olursa olsun, Tarihi gerçeklerimizi çarpıtmayalım.
Elbette kendimizi de yargılamamız gerekiyor. Ancak burada söz konusu edilen üç olay var. Birincisi, Kurtuluş Savaşı sırasında "mazlum" durumda olmadığımız iddiası; ikincisi, hiçbir resmi belge olmadığı halde, Ermeniler katledilmiştir iddiası; üçüncüsü de, Kürt katliamı yaptığımız iddiası. Bunların hiçbirinde kendimizi yargılamamızı gerektiren bir şey göremiyorum ben.
Bayrak, bir ulusun milli varlığının simgesidir. Buna yapılan hakaret, ulusa yapılmış bir hakarettir. Kimse ısınmak için yakmıyor bayrağımızı. Yapılan tepkiler yerindedir, yine aynı durum yaşanırsa aynı tepkiler gösterilmelidir.
Bizler hiçbir konuda suçsuz olduğumuzu iddia etmiyoruz. Ancak aklından geçen suçları merak ettim. Bunları açıklar mısın? |
Alper & Soner ERGÜL
Editör
asergul@oyunsitesi.com |
|
|
|
comandante
Seçkin Üye
Turkey
İleti 314 |
İletim - 21/11/2005 : 00:52:54
|
biz zaten burda tamamen farklı görüşlerde değiliz sadece bazı olaylara farklı açılardan yaklaşıyoruz ve kimsenin kimseye karşı bir hareket yapmadığını düşünüyorum sadece düşüncelerimizi savunuyoruz.zaten bu da birbirimizden birşeyler öğrenmemiz için en iyi yoldur.
krondor kardeşim bana sorduğun sorunun cevabını sen vermişsin madem hiçbir resmi belge yok bu ermeni sorunu niye bu kadar büyüdü.bu şekilde büyümesinin en büyük sorumlusu bunu anlatamayan bizleriz.
ve maalesef kendimizi çok fazla onlara verdik yavaş yavaş kendi kültürümüzü kaybediyoruz.biz haddimizi bilmiyoruz ne doğulu oluyoruz ne de batılı.öylece ortada kalmış vaziyetteyiz.
elbetteki milliyetçilik herkezde olmalıdır ama bu şekilde değil biz basit bir bayrak yakma hareketine bu kadar tepki verirsek işte o zaman düşmanlarımızın oyununa gelmiş oluruz çünkü onların her zaman istediği karışık bir türkiye.bizde böyle provakasyonlara çok güzel düşüyoruz.
milliyetçilik bayrak yakıldığında sokaklara dökülüp bağırmak değildir bence.çünkü bunlar son derece basit sekilci hareketlerdir.bize düşen her zaman daha duyarlı ve daha dikkatli davranmaktır.
kürt katliamı elbetteki yapmadık.böyle bir şeyden tam olarak bahsedilemez
ama pkk yı bitirmek türkiye için çok mu zordu.orda çok farklı olayların da olduğu kanaatindeyim.sonuçta ordaki halk kürttü ve amacı kürdistan devletini kurmak olan bir örgüt niye köyleri basıp kürtleri öldürsün ki.bu size mantıklı geliyor mu.
elbetteki kesin olarak ermeni ve kürt katliamı yapılmıştır denilemez.bunlar çok ağır ithamlar.eğer bizim yaptığımız katliam ve soykırımsa her devlet bunu yapmıştır.benim demek istediğim bizde çok fazla sütten çıkmış ak kaşık değiliz |
what is done is done...The king is king |
|
|
|
nurettinki
Seçkin Üye
Turkey
İleti 187 |
İletim - 21/11/2005 : 01:03:41
|
Biz Türk milletiz yani Türküz, bir avrupalı ya da amerikalı değiliz.
Bizlerin milliyetçilik anlayışı diğer ülkelerinki ile aynı değil.
Mesala Irak işgali içine sindirebiliyor,ama Türkiye asla sindiremez.
Bizde bayrak çok daha önemli,o yüzden bayrağımıza saldırıyorlar.
Metal fırtınayı okudum,tamamen fantazi ikincisini almaya gerek duymadım.
Şu Çılgın Türkler'i de okudum.Burada okumayan herkese şiddetle tavsiye ediyorum.Bu kitapta çok açık bir şekilde anlatılmış kimlerle ne şartlarda savaştığımızı.
Çanakkaleyi geçemeyen devletlerin bu savaşa direk katılması sivil halklarının arkalarında olmamasıyla dolayısıyla ne kadar mümkündü?
Eğer Çanakkale geçilseydi güçlü devletleri direk olarak karşımızda görürdük.
70 Milyon nüfus içinden Orhan Pamukların çıkma ihtimali elbette var.
Dışlamak istiyorsak, eserlerini dışlayalım. |
|
|
|
HighVoltage
Yönetici
Turkey
İleti 1108 |
İletim - 21/11/2005 : 08:48:21
|
Yaa comandante nasıl bayrağımızın yakılmasını basit bir olay olarak görebilirsin. Bayrak yakmalar, milli marş ıslıklamalar.. Daha ne kadar milli değerlerimizin aşağılanmasına izin vereceğiz. Tamam belki halkın verdiği tepkiler yanlış ama bu olaya kimse kayıtsız kalamaz. Biz o bayrağı kanımızla yarattık. Bayrağı çiğnemek omilletide çiğnemek demektir.
Bayrapı yakmaksa o miilletin yok edilmesi isteğinin bir dışa vurumudur. Bizlerin sokağa dökülmesi, karşı eğlemler yapmamız hoş olmayabilir ancak tepkimizi kesinlikle göstermeliyiz. En azından hükümet bu tepkiyi görerek ona göre tavır belirlemelidir. Tepkilerimiz olmasa bizim ne düşündüğümüzü ne hissettiğimizi nasıl anlatabiliriz. Açıkçası arkadaş ağlamayana meme yok. Bu gibi hassas konularda yumruğumuzu masaya vurmalıyız. Ancak verdiğimiz tepkinin şekli yanlış. Bizim bayrağımız yakılsa bizde onlarınkini yakıyoruz, miilli marşımıza küfredilse bizde aynısını yapıyoruz. Bizi kızdıran şeyleri biz neden tekrarlıyoruz. Mesela bir isviçre maçında yerimizde duramadık. Ne olurdu sanki daha sakin olsaydık. Ne kazandık? Aksine çok şey kaybettik...
Kendimize Atatürk' ü örnek alıyoruz peki uyguluyomuyuz? genelde hayır... Çünkü biz kısasçı bir toplumuz, çabuk öfkelenip kinleniyoruz. Kurtuluş filminde Atatürk'ün bayrak saygısını ortaya koyan bir karesi ve sözleri var. İşte örnek alınması gereken budur. Böylke bilinçsizce ve yanlış hareketler yapmaya devam ettiğimiz sürece yabancı basında "barbar Türkler, Osmanlının torunları kavga etmeden duramıyorlar" gibi aşağılamalar hep krşımıza çıkacak. |
"Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı."
M.Kemal ATATÜRK |
|
|
|
Konu |
|
|
|
Şu Çılgın Türkler
